18 Temmuz 2013 Perşembe

Vücudumuzun dinamosu Şeftali ...





Şeftali B ve C vitaminleri ilepotasyum açısından zengin bir meyvedir. Ayrıca A vitamini ilekalsiyum, magnezyum, sodyum,demir ve fosfor minerallerini de barındırır.
Şeftalinin Faydaları: Vücudun hastalıklara karşı direncini arttırır. Bağırsakları yumuşatır. Hazmı kolaylaştırır. İdrar söktürür ve kabızlığı giderir. Basur şikayetlerini azaltır. Kanı
temizler. Ateşi düşürür. Sinirleri yatıştırır ve uykusuzluğa iyi gelir. Kansere karşı koruyucudur. Kalp krizi 
riskini azaltır. Böbreklerin düzenli çalışmasına yardımcı olur ve böbrek taşlarını eritir. Ağız kokusunu giderir. Cildi nemlendirir ve canlandırır.
Şeftali Nasıl Kullanılır? Şeftali taze olarak tüketilmesinin yanında komposto, reçel ve meyve suyu olarak da tüketilir. Çiçekleri kaynatılıp suyu içilirse bağırsak solucanlarını düşürür. Şeftali soyulup ezildikten sonra yüze maske yapılırsa özellikle kuru ve yorgun ciltlere iyi gelir.

8 Temmuz 2013 Pazartesi

VİŞNE SUYUNUN FAYDALARI



Gün boyunca içilen bir bardak vişne suyunun yaratacağı mucizeleri biliyor musunuz?

Yakut kırmızı rengi ile reçelini yemeğe alıştığımız vişne, içerdiği mineral ve vitaminler sayesinde, birçok hastalığa karşıkoruma kalkanı yerine geçiyor. İçeriğinde bulunan ve meyveye kırmızı rengini veren “antosiyanin” ise vişneye hücre yenileme yani antioksidan özelliğini kazandırıyor. Günde bir bardak vişne suyu tüketimi ile vücut günlük antioksidan ihtiyacını karşılıyor. Kalp ve damar hastalıklarından kansere hastalık riskini azaltmaya yardımcı olan vişne, kas ağrılarının hafifletilmesi, hafıza gelişimi ve kilo dengeleme gibi konularda da etkin rol oynuyor.

Tam bir vitamin ve mineral deposu olan vişne meyvesinde bulunan A ve C vitamini ile sodyum, potasyum, kalsiyum ve fosfor mineralleri, özellikle ateşli hastalıklara karşı güçlü bir silah.

Vişnenin “ekşi” artıları

Ferahlatıcı etkisi yüksek bir meyve olan vişnenin şeker oranı kirazdan düşük olduğu için daha az kalori içeriyor. Diareyi kesmesi ve idrar söktürücü özellikleri, mide ve karaciğerin düzenli olarak çalışmasına yardımcı olmasının yanı sıra, vücutta biriken fazla suyun dışarı atılmasında etkin rol oynuyor. Sindirim sisteminin dengeli ve düzenli fonksiyonu için önemli bir meyve olan vişne ile ilgili yapılan ön araştırmalar gösteriyor ki; vişnedeki “antosiyanin”ler, kolon kanseri riskini de önemli ölçüde azaltıyor.

Antosiyanin ne işe yarıyor?

Kırmızı ve mor renkli meyve ve sebzelerde, çiçeklerde, morumsu yapraklı ağaçlarda bulunan renk verici bir madde olan antosiyanin, içinde bulunduğu meyvede çok güçlü bir antioksidan yani hücre yaşlanmasını önleyici bir etki yaratıyor. Antosiyanin yardımıyla sağlıklı dokuları ve hücreleri koruyan vişne böylelikle, anti-aging özelliği de taşıyor ve kanser ile kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor. Antosiyanin oranının yükseldiği koyu renkli olan vişnelerde, aynızamanda daha fazla miktarda minerale rastlanıyor.
Japon beslenme uzmanları tarafından, Tsuda Üniversitesi’nde 2003 yılında gerçekleştirilen bir araştırmaya göre, hipoinsülinemi ve hipoglisemiye yol açabilen yüksek yağ içeren besinlerin verdiği söz konusu zararlar, antosiyanin sayesinde dengelenebiliyor. Diğer bir deyişle, şeker düzeyi düşük olan vişne, kilo kontrolünde önemli bir görev üstleniyor. Michigan Üniversitesi’nde yapılan çalışmalar, antosiyanin maddesinin kolesterolün, kan şekerinin düşürülmesi ve karaciğerde daha az yağ birikimi konusunda çok etkili olduğunu ortaya çıkarıyor. Vişne ise, antosiyanin açısından en zengin meyveler arasında yer alıyor.
Beslenme uzmanları, günlük antioksidan ihtiyacının karşılanması adına günde 3,000 – 5,000 ORAC (Oksijen Radikalleri Emilme Kapasitesi) ünite alınmasını öneriyor. Yaklaşık 100 gram vişne suyu konsantresinde ise, 12,800 ORAC ünite bulunuyor. Bu da gösteriyor ki, günde bir bardak olarak tüketilecek vişne suyu, vücudun antioksidan

Doğal ağrı kesici

Michigan Eyalet Üniversitesi tarafından yürütülen bir araştırmaya göre, “antosiyanin” olarak bilinen kırmızı kimyasalların aynı zamanda kas ağrılarını hafifletebileceği belirtiliyor. Spor egzersizleri ve ağırlık çalışmalarının hemen sonrasında oluşan geçici kas zedelenmelerinde, içeriğindeki antosiyanin sayesinde vişne etkin rol oynuyor. Yaklaşık olarak 100 – 120 vişnenin antosiyanin içeriğine sahip olan bir şişe vişne suyu, ağrı kesici yerine doğal ve keyifli bir alternatif sunuyor.

24 Haziran 2013 Pazartesi

BAKIN ELMA SİZE NELER SÖYLEYECEK


1)Elma veya elma suyu beyin hücrelerindeki toksik maddelerin sebep olduğu stres ve yaşlanmanın etkilerini azaltabilmektedir.

2)Antioksidan özelliği bulunan elmanın, kalp damar hastalıkları, prostat kanseri, felç riskini de büyük oranlarda azaltabilmekte hatta yok edebilmektedir.

3)Alzheimer ve demans gibi beyin fonksiyonlarını etkileyen hastalıkları da büyük oran da önlediği bilinmektedir.

Elma suyu tüketen 21 Alzheimer hastası ile yapılan bir araştırmaya göre, elma suyu tüketen hastalarda, Alzheimer hastalarında sıklıkla karşılaşılan duygusal kaygı, ajitasyon ve kuruntunun % 27 oranında azaldığına dikkat çekmek istiyorum.

4)Elma ve elma suyunda bol miktarda demir ve fosfor bulunduğunu hatırlatarak demir, beyin fonksiyonlarının faaliyetlerinde kullanılırken, fosfor ise zihinsel faaliyetlerin etkinliği için enzim yapısına katılıyor.

5)Beyin faaliyetlerinde kullanılan en önemli minerallerden demirin beyinde pıhtılaşmayı önleyici özellik taşımaktadır, elma veya elma suyu beyin hücrelerindeki toksik maddelerin sebep olduğu stres ve yaşlanmanın etkilerini azaltıyor.

6)C ve E vitaminlerinin yaşlanma ve yaşlanma sonucu ortaya çıkan birçok kronik hastalıkla mücadele etmekte; elma ve elma suyunun güçlü bir hafıza için en önemli besinlerden biri olduğu asla unutulmamalıdır. Ayrıca Portakal suyunda bulunan C vitamininin üçte biri elma suyunda da bulunur. Buna göre besinlerimizi tüketmeliyiz.

7)Enerji verir

8)Kalbi korur aynı zamanda içinde kalbi koruyan flavonoidlerden bol miktarda bulunur.

9)Elma bağışıklık sistemini güçlendirici özelliği olan B3 (Niasin) ve E vitamini, potasyum ve bol miktarda pektin içerir.

10)Elma suyu baş ağrısına da iyi gelir.

11)Böbreklerin temizlenmesini sağlar.

12)Hastalanmamızda büyük rol oynayan bağırsaklardaki parazitlerin dökülmesini sağlar.

13)Grip ve soğuk algınlığını tetikleyen bedensel ve zihinsel yorgunlukların giderilmesinde ise etkin rol oynar.

14)Bunların dışında, romatizma, gut ve mide rahatsızlıklarının (gastrit, ülser) panzehiridir.

15)Elma suyunun içindeki bitki besinleri, kalp ve akciğer kanseri rahatsızlıklarına yakalanma riskini azaltır.

16)Damar sertliğini önler, kan basıncını düşürerek tansiyonun yükselmesine engel olur.

17)Elma suyu metabolizmayı hızlandırır ve idrar miktarını artırır. Kilo sorunu olan kişilerin ödemi atmasını sağlar.

18) “Quercetin” adlı güçlü bir antioksidan içeren elma suyu sağlıklı beslenmede önemli bir yer tutuyor ve kötü kolesterolün oksidasyonunu önlemenin yanı sıra vücudunuzu ultraviyole ışınları, yanıklar ve sigara gibi birçok çevresel faktörün oluşturduğu zararlardan arındırıyor.

Vücudumuzda enerji üreten tüm hücreler düzenli olarak oksijene ihtiyaç duyuyor. Bu nedenle oksijen yaşamın temelini oluşturuyor diğer yandan oksijen vücut hücrelerinde yandığında serbest radikaller oluşuyor.

Antioksidanlar vücudumuzdaki hücrelerde dokularda ve DNA’nın yapısında hasara neden olan serbest radikallere karşı savaşıyor. Serbest radikallerin neden olduğu hücre hasarı kanser kalp ve damar hastalıkları katarakt ve yaşla birlikte gelen diğer sağlık sorunlarına yol açabiliyor. İlerleyen yaşlarda bu tür etkileri en aza indirmek adına sağlıklı beslenmek büyük önem taşıyor. Elma suyu bu sorunlara karşı savaşta sofradan eksik edilmemesi gereken bir yardımcı.

19)Kalp krizi riskini %24 oranında düşürüyor

İngilterede, her gün elma yeme alışkanlığı olan 2 bin kişiyi kapsayan ve 77 yıl süren araştırma sonucunda elma yemeyenlerin yiyenlere oranla kalp krizi riskinin daha yüksek olduğu sonucu ortaya çıkıyor.

20)British Medical Journal adlı tıp dergisinde yayınlanan araştırma sonuçlarına göre her gün başta elma olmak üzere meyve veya meyve suyu tüketme alışkanlığı olanlarda inme (felç) riski böyle bir alışkanlığı bulunmayanlara oranla %32 daha az.

21)Aç karnına içilen bir bardak elma suyu kanı temizler toksinlerin atılmasına yardımcı olur.

22)Uykudan önce içilirse rahatlatır ve uykuya geçişi kolaylaştırır.

23)Mide bulantısını engeller sindirimi kolaylaştırır.

24)Gastritten kaynaklanan yanmaları hafifletir.

25)Bağırsakları çalıştırır ve yumuşatır.

26)Cildi güzelleştirir ve genç kalmasını sağlar.

27)İdrar yolları şikayetlerini hafifletir.

28) Kan şekerini kontrol altında tutan elma suyu, kolesterolü de düşürür.

29)Kolesterol düzeyi yükseldikçe koroner kalp hastalığı riski de artıyor. Yapılan araştırmalarda elma suyunun içerdiği antioksidan sayesinde hücresel hasarı önleyici potansiyel bir etkisi olduğu bu etkinlik sonucunda LDL olarak bilinen kötü kolesterolün oksidasyonunu önleyebildiği görülmüştür. Buna bağlı olarak görülen yüksek tansiyon ve ritm bozukluğu yaşayan hastalar üzerinde olumlu etki gösterdiği ileri sürülüyor.



16 Nisan 2013 Salı

Tropikal meyvelerin en özeli: Ananas




Bahar aylarında dinç ve formda olmanın yolu ananastan geçiyor.
Eksikliğinde “yorgunluk, hafıza problemleri, kısırlık, kilo kaybı, bebeklerde ve çocuklarda büyüme geriliği” gibi belirtiler görülen “manganez” açısından zengin bir meyvedir.
İçeriğindeki enzimler nedeniyle anti-kanser etkiye sahiptir; bedenin kanserle savaş mekanizmalarını harekete geçirir.
C ve A vitaminleri, B grubu vitaminler, potasyum, kalsiyum, fosfor ve çinko içeriğiyle “mucize meyve” kabul edilir.
Diyet meyvesidir, zayıflamaya yardımcı olur.
Sindirim sistemini çalıştırır. Mide ve bağırsakları temizler.
Hücreleri korur ve yeniler.
Cildi tazeler, güzelleştirir.
Demir emilimini artırır, kansızlığa iyi gelir.
Ağrılı adet dönemleri için yararlıdır.
İdrar yolu enfeksiyonlarının tedavisine yardımcıdır.
Kan pıhtılaşmasını ve inme riskini azaltır.
Kalp-damar sağlığı için yararlıdır.
Romatizma tedavisini destekler.
İltihabı, şişlikleri ve ağrılarını azaltır.
Bağırsak parazitlerini öldürür.
Grip ve nezleye iyi gelir; ateş düşürür, öksürüğü keser.
Gözleri korur,
Not. Düşük tansiyon, gastrit-ülser, diyabet sorunu ve alerji riski olanların; kan sulandırıcı ilaç içenlerin doktoruna danışmasında yarar var.


22 Mart 2013 Cuma

Kamkat ya da kumkuat...


Turunçgillerin en küçüğüdür. Yeşil zeytin büyüklüğündedir. 
Diğer turunçgillerin tersine, kabuğuyla yenir. Kabuğu esansiyel yağlar, antioksidanlar, lif açısından zengindir ve çok güzel kokar. Reçeli, şurubu, likörü, dondurması, turşusu yapılır; şekerleme-kek-pasta-tatlı yapımında kullanılır.
Ülkemizde Rize’de yetiştirilen bu meyvenin pek çok yararı bulunmaktadır:
C vitamini açısından iyi bir kaynaktır. Demir emilimini artırır. Hücreleri korur ve yeniler, yaraların iyileşmesini hızlandırır. Romatizma tedavisini destekler. Enfeksiyonlara karşı korur. Antioksidan özelliği ile diyabet, kanser riskini azaltır. Kan damarları ve kemiklerin sağlığı için gereklidir. Cildi güzelleştirir. Saçları güçlendirir. 
A vitamini içeriği ile göz sorunları ve körlüğe karşı yararlıdır. Cilt, kemikler, dişler, bağışıklık sistemi için önemlidir.
E vitamini içeriği ile antioksidanların işlevini güçlendirir. Dolaşım sistemi hastalıklarının ve kanserin önlenmesi için etkilidir.
B grubu vitaminler içerir. Sinir sistemi için yararlıdır. Depresyondan korur. Konsantrasyonu sağlar. Güçlü bir bellek için gereklidir. Sindirim sistemi için yararlıdır, mide ve bağırsak hastalıklarından korur. Kan basıncını ve kötü kolesterolü düşürür.
Potasyum, kalsiyum, fosfor, mangezyum ve diğer bazı mineralleri içerir. Bu mineraller vücuttaki sıvı ve elektrolit dengesi, kalp-damar ve böbreklerin sağlığı, kemikler, dişler, dişeti ve kaslar için gereklidir. Kan hücrelerinin üretimi için önemlidirler.
Zengin vitamin, mineral ve protein içeriği ile çok besleyicidir. 
Lifli yapısıyla bağırsakları çalıştırır, sindirim sistemi ve kalp hastalıklarına, diyabete karşı korur. Düşük kalorilidir, kilo aldırmaz.

Evinizin balkonunda süs bitkisi olarak da yetiştirebilirsiniz. 
Anavatanı olan Uzakdoğu’da iyi şans getirdiğine inanılır. 

13 Mart 2013 Çarşamba

Meyve suyu ile Osmanlı şerbeti

Ev yapımı içecekleri seviyorsanız sizi biraz maziye götürelim. 
Meyve suyu ile Osmanlı şerbeti yapmaya ne dersiniz?
Malzemeler: (2 bardak için)
1 bardak meyve suyu (örn. vişne suyu)
1 bardak soğuk su
1-2 karanfil, 1 çubuk tarçın (Tercih ederseniz 1-2 defne yaprağı, biraz da limon kabuğu)
1 yemek kaşığı kadar meyve aromalı şeker
1 yemek kaşığı kadar toz şeker
Yapılışı: Karanfil, tarçın (isterseniz defne yaprağı, limon kabuğu) meyve aromalı şeker, toz şeker ve soğuk suyu bir tencereye koyup kaynatın. Soğuyunca süzün. Sürahiye alın. Meyve suyunu ekleyin. (Kıvamını yoğun bulursanız biraz soğuk su ekleyebilirsiniz.) Bardaklara doldurun. Meyve dilimleri, nane ya da reyhan yapraklarıyla süsleyebilir, buz ekleyebilirsiniz.
Yeni neslin pek tanımadığı meyve ve çiçek şerbetleri Osmanlı’da çok yaygındı ve yaz kış içilirdi. O yıllarda 300 çeşit şerbet yapılırdı. Çiçek, bitki, meyve, kök, kabuk ve tohumlar kullanılan; pestil, kuru meyve, pekmez, meyve ekşisi, bal ve sirke de eklenen şerbetler hem nefis, hem sağlıklı, hem de çok besleyici içeceklerdi. 

Bu kültürün canlı kalmasına katkı için, siz de aile geleneğinizde olan şerbetlerin tariflerini yorumlara eklerseniz seviniriz.

5 Mart 2013 Salı

Meyve mi, meyve suyu mu?


Meyve mi, meyve suyu mu? 

Önceliğiniz mevsim meyvesi olmalı. 
Mümkünse sıkmadan, lifli olarak yiyin. 
Bazı meyvelerin (temiz ve zirai ilaç kalıntısız olan) kabuklarıyla birlikte yenebilmesi de meyveyi daha değerli kılar. Koşullara göre, hem meyveden hem de meyve suyundan yararlanmak en iyisidir. Çünkü her an, her yerde meyve yenemeyebilir; ama meyve suyu içilebilir. Doğrudan meyve yiyemeyenlerin, yararlarından mahrum kalmamak için, meyve suyuna yönelmesi de gerekebilir. Ayrıca, karışık meyve suları ile farklı tadlara ve vitaminlere ulaşma şansınız da olur. 

Mevsim meyvelerinden üretilen ambalajlı meyve suları ile her mevsimde her meyvenin tadına ve faydalarına ulaşabilirsiniz. Ambalajlı meyve suları Türk Gıda Kodeksi'ne uygundur ve yasalar çerçevesinde üretilmektedir. Açılmış paketi buzdolabında tuttmaya ve 1-2 gün içinde bitirmeye özen gösteriniz. 
Tercihiniz taze sıkılmış meyve suyu ise meyveyi evde sıkın; çünkü sokakta satılanların temiz olmama ihtimali var. Meyve ya da meyve suyu, sebze yemeği ya da salata...Tercihiniz değişebilir; fakat bu gruptan günde 5-7 porsiyon yemeniz ya da içmeniz önerilir. 
Afiyet olsun.


25 Şubat 2013 Pazartesi

Bir garip meyve: AĞAÇ KAVUNU



Adına ağaç kavunu demişiz; fakat greyfurt melezi bir meyvedir. Kalın kabuklu ve bol sulu meyvesi 4.5 kg ağırlığa kadar ulaşabilir. Ülkemizde Akdeniz, Ege ve Doğu Karadeniz’de yetiştirilmektedir. Kökeni Uzakdoğu’dur. Soyması, dilimlemesi zahmetli olduğundan pek tercih edilmez. Oysaki çok zengin içerikli, faydalı bir meyvedir.
Protein, C vitamini, kalsiyum, fosfor, B1- B2 - B3 vitaminleri, A vitamini, demir ve lif içerir. 
Gelişme çağındaki çocuklar için vücut ve beyin gelişimi açısından çok yararlıdır.
Grip ve enfeksiyonlara karşı vücudu korur. 
Düşük kalorilidir. Kilo vermek için diyet yapanlar rahatlıkla yiyebilir. 
Bağırsakları çalıştırır.
Yaşlanma sürecini yavaşlatır.
Cildi tazeler, nemlendirir. Pullanma, akne gibi cilt sorunlarını engeller.
Dişeti sağlığı için önemlidir. 
Dişleri güçlendirir. Kemik erimesine karşı korur.
Kalp-damar, sinir sistemi, kas ve sindirim sistemlerini güçlendirir. 
Kas kasılmaları, göz ve böbrek sorunlarına karşı yararlıdır.
Kalp krizini önlemeye yardımcı olur.
Vücut direncini artırır. Kış aylarında zayıf düşen vücudu güçlendirir.
Yorgunluğa ve güçsüzlüğe karşı etkilidir.
Depresyon, uykusuzluk, saldırganlık, iştahsızlık, bunama gibi sorunların gelişmesine karşı yararlıdır.
Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kanser riskini azaltır.
Tansiyonu düşürür.
Pastacılık sektöründe, şekerleme yapımında kullanılır. Reçeli yapılır. Meyve çayı olarak da içilir. İç açıcı, ferahlatıcı bir kokusu vardır. Meyvesini, yaprağını ya da çiçeğini koklamak ferahlatır, başağrısını geçirir. Kaynatılmış suyunun buharı eve güzel ve ferah bir koku verir. Kurutulmuş meyvesi elbise dolabına koyulursa güve gelmez.

15 Şubat 2013 Cuma

Beş kardeşin beşi de bir mi?

Beş kardeşin beşi bir mi? 
Portakal, mandalina, turunç, greyfurt, limon...
C vitamini, lif, meyve asidi, meyve şekeri oranları ve tatları farklı olmakla birlikte, beşi de aynı ailedendir: Turunçgiller... 
Ağız, cilt, akciğer, meme, mide, kolon kanserleri ile mücalenin 5 ası. 
Kolesterol ile savaşın şövalyeleri. Vitamin ve mineral zenginleri...

Turunçgiller, sindirim ve sinir sistemleri dostudurlar.
Demir emilimini artırarak kansızlık oluşmasını engellerler.
Cildi tazeler, canlandırır; cilt yaralarını iyileştirirler.
Kilo problemi çözümüne yardımcıdırlar.
İskorbüt (dişeti çekilmesi) oluşmasını engellerler.
Yüksek tansiyon problemi tedavisini desteklerler.
Kalbi ve damarları korurlar.
Eklem romatizmasına karşı korurlar.
Böbrek taşı oluşumunu önlerler, böbrek taşlarının düşürülmesine yardım ederler.
Kan şekerini dengede tutarlar.

Not. Kabuklarının içindeki beyaz kısmı da yerseniz, daha fazla yarar sağlarsınız.

28 Ocak 2013 Pazartesi

Anadolu'nun güzel kokusu


İğde
Halk hekimliğinde iğde çiçeklerinden yapılan çay ateş düşürücü olarak kullanılırmış.
Bu çaya tohumlarının yağı eklenerek nezle ve bronşit tedavi edilirmiş.
Çekirdekleriyle birlikte ezilip su ya da süt ile bulamaç haline getirilmiş iğde, eklem romatizması ve eklem ağrıları için (ağrı kesici olarak) kullanılırmış.
Antiseptik özelliği ile cilt hastalıklarının tedavisinde yararlanılırmış.
Ilık suda bulamaç haline getirilen iğde cilde sürülerek siyah noktalar ve sivilceler temizlenirmiş.
Kabuk ve çekirdekleriyle pişirilip soğutulan iğde, antiseptik merhem olarak kullanılırmış.
Egzama tedavisinde yararlanılırmış.

Çünkü iğde; A,C ve E vitaminleri ile flavonoitler, doğal meyve şekeri, potasyum, fosfor, kalsiyum protein ve lif açısından çok zengindir.
Ayrıca (meyve için oldukça sıra dışı olarak) Omega-3 açısından da iyi bir kaynaktır.
İğde damar sertliği ve kalp hastalıkları riskini düşürür.
Vücut dokularının, cildin sağlıklı olmasını sağlar.
Cildi güzelleştirir.
Bağışıklık sistemini güçlendirir.
Mide hastalıklarına iyi gelir.
Taşıdığı yüksek oranda C vitamini ile grip, nezle, öksürük ve soğuk algınlığına karşı korur.
Balgam söktürür. göğsü yumuşatır, öksürüğü keser.
Göz sağlığını korur.
Zengin içeriği ile vücudu kuvvetlendirir. (Kabuğunu soyup unumsu meyvesini balla karıştırarak çocuklarınıza yedirebilirsiniz.)
Kolesterol içermez. Kalorisi düşüktür.
Yaşlılar ve diyet yapanlar için de idealdir.
Bağırsak bozukluklarını giderir.
İshali önler. (Fazlası kabızlık yapabilir.)
Sinir sistemini güçlendirir.
Kanserli hücre üremesini engeller.
Yaşlılığa bağlı hafıza kayıplarının önlenmesine yardım eder.
Sinirleri yatıştırır, uykusuzluğa iyi gelir.

İğdenin şerbet ve reçeli yapılır.
Dallarının nazara iyi geldiğine inanılır.

Tüm tabiat ve insanlar için son derece yararlı olan iğdeyi yeterince değerlendirebiliyor muyuz?
Eskiden gümüş yapraklı, dikenli iğde ağaçları süslerdi bahçelerimizi.
Çiçek açtığında mis gibi kokusu sarardı dört bir yanı.
Kızıl-kahve kabuğunu soyar, ağzımızda dağılan lezzete bayılırdık çocukluğumuzda.
Şimdi ise çocuklarımız iğdeyi de diğer bazı memleket meyvelerini de pek bilmiyor.
Oysaki şehirlerde de, evlerimizin bahçesinde bir meyve ağacı yetiştirsek; hem çocuklarımız bu ağaçları ve meyvelerini tanır- yararlanır, hem de kuşlar, arılar, böcekler nasiplenir. Hem ağaçlarımız çoğalır, hem de ekonomiye ve tabiata katkımız olur.

22 Ocak 2013 Salı

Siyahi Mucize


Siyah havuç cildi tazeler, canlandırır, güzelleştirir.
Nemlendirici işlevi görür. Kırışık oluşumunu geciktirir.
Akne, sivilce vb. cilt hastalıklarının tedavisini destekler.
Kan yapar, vücudu kuvvetlendirir.
Anne sütünü artırır.
Saçları canlandırır, gürleştirir.
Kilo probleminin çüzümüne yardımcıdır. 100 gramı sadece 20 kalori içerir.
Lifli bir besin olarak bağırsakları çalıştırır.
Sindirimi kolaylaştırır. Karaciğer ve mide için çok faydalıdır.
Gözleri kuvvetlendirir. Yaşlılığa bağlı göz hastalıkları oluşumunu geciktirir.
Tansiyonu dengeler.
Kanı temizler.
Kolesterolü düşürür.
Kemik ve dişleri kuvvetlendirir.
Kalp ve damarlar için yararlı vitaminler içerir.
Kan dolaşımını artırır. Damarlarda pıhtı oluşumunu engeller.
Alzheimer hastalığı gibi zihinsel hastalıklara karşı korur.
Eklem iltihabı ile mücadele eder.
Sakinleştirici etkisi vardır.
Çok güçlü bir antioksidan kaynağıdır. (Sarı havuçtan 12 kat daha fazla)
Kanserden korur.
B, C vitaminleri ile selenyum, kalsiyum, potasyum, demir ve sarı havuçtan %40 daha fazla beta karoten (A vitamininin öncül maddesi) içerir.
Günde bir bardak siyah havuç suyu sağlığınız için çok faydalıdır.
Sade içemiyorsanız, diğer meyvelerin sularıyla karıştırmayı deneyiniz.
Siyah havucu salatalarda, turşularda ve yemeklerde de kullanabilirsiniz.

Siyah havuç, şalgamın hammaddesidir.
Şalgam, farklı bölgelerde biraz farklı şekillerde yapılır.
Örneğin: Siyah havuç + su + şalgam + maya + bulgur + tuz (+ acı biber)
Doğal gıda boyası hammaddesidir.
Dünyanın en kaliteli siyah havucu Konya, Ereğli'de yetişir ve büyük miktarı yurtdışına satılır.